Küçüktüm anlayamıyordum mevsimleri yazın bittiğini fark etmeden geliyordu Eylül..
Halbuki yaz aksamlarının kalabalık sokak oyunları çok eğlenceliydi. Ağaca tırmanmak en güzeliydi.
Tırmandığım ağaçların yaprakları sarıya boyandı yağmurlarda başladığına göre demek ki sıradaki mevsim sonbahardı o zaman sarı yağmurluk zamanı 😊
Yağmur altında ıslanma, çamurdan pastalar yapma mevsimiydi bu mevsim…
Uzun uzun dilekler tuttuğum hayali mumlar üflediğim çamurdan pastalarım vardı.
Annemin demlediği ıhlamurun içimi ısıtan buharıydı bu mevsim, yaz kadar eğlendirmese de çok güzeldi çocukluğumun sonbaharları.
Şimdilerde ise eskilere duyduğum özlem mevsimi sonbahar hep mi eskiyi özler insan…
Penceremden içeri giren ılık rüzgar, camdan süzülen yağmur damlaları, elimde ıhlamur kokulu fincanım, gözümde bir iki damla yas, tebessümle baktığım çocukluk fotoğrafım ve tabi ki Cemal Süreyya…
Muhteşem anlatilmis ❤️daha nasil ifade edilebilinirdiki…